PEYGAMBERİMİZİN ŞAHSİ ÖZELLİKLERİ -ŞEMAİLİ
"Hazreti
Muhammed sallallâhu aleyhi ve sellem
orta boylu idi. İnsana saygı telkin eden bir vücut yapısı ve görünüşü
vardı. Teni, buğday renginden biraz daha açık ve parlaktı. Siyah, gür ve hafif
dalgalı saçlarını ortadan iki yana tarar ve çok temiz tutardı. Son derece
güzel ve nurlu yüzü, çevresindekilere mutluluk ve emniyet telkin ederdi.
Hazreti Ebû Bekir bir şiirinde bu mübarek yüzü, dolunayın berraklığına
benzetmişti. Alnı geniş, hilal şeklindeki kaşlarının arası açıktı. Siyah ve iri
gözlü, uzun kirpikli idi. Burnu orta büyüklükte dişleri seyrekçe ve inci gibi
parlak, dudakları ince idi; son derece hoş bir tebessümü vardı. Gür sakalını
uzatır, bıyığını kısaltırdı. Göğsü ve sırtı geniş, omuzları geniş ve yüksekti.
Bu sebeple kendisinden iri yapılı olanlardan daha haşmetli gözükürdü. İki kürek
kemiğinin arasında "Peygamberlik
mührü" denilen iri bir ben vardı. İpek gibi yumuşak olan elleri daima
mis gibi kokardı. Vücut azası son derece güzel olduğu gibi, bu uzuvlar
arasındaki uygunluk da aynı derecede mükemmel idi."
Peygamberimiz
temizliğe çok önem verirdi. El, yüz, vücut, ağız ve diş temizliği sürekli
uyguladığı, alışkanlık haline getirdiği temizlik şekilleri idi. Uykudan
kalkınca yemekten önce ve sonra ellerin yıkanması, dişlerin sık sık
misvaklanması (fırçalanması) en az haftada bir defa bütün bedenin yıkanması
O'nun buyruklarındandır. Saçlarının temizliğine ve bakımına ayrı bir önem
verirdi.
Yeme içme konusunda
da çok titizdi. İyice acıkmadan sofraya oturmaz, midesini tıka basa doldurmadan
da sofradan kalkardı. O'na göre:
"Mide
derdin, perhiz dermanın başı idi.” Bu sebeple sık sık oruç tutardı. Su
içmeye bile ölçü getirmişti. "Suyu
deve gibi bir dikişte, dinlenmeksizin içmeyin, iki veya üç yudum da
içiniz" tavsiyesi bu ölçünün ifadesidir.
Bütün hareketleri,
oturması, kalkması, yürümesi, bir ölçü ve ahenk yansıtırdı. Gelişigüzel
davranışta bulunmazdı. Huzurundaki herkesi kim olursa olsun saygı gösterirdi.
Kimseye karşı ayaklarını uzatarak oturduğu görülmemiştir.
Konuşması tane tane
idi. "Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem konuştuğu zaman isteyen
O'nun sözlerini sayabilirdi. O derece ağır ve tane tane koşurdu.
Bir söz söylediği
zaman iyice anlaşılmasını istediği kelimeyi ve cümleyi üç defa tekrar ederdi.
Konuşması, her
dinleyenin rahatlıkla anlayabileceği şekilde açıktı. Harfleri ve kelimeleri
tam telaffuz ederdi. İsteyen onun konuşmalarını ezberleyebilirdi."
"Peygamberimiz
Allah'ı zikretmeksizin ne oturur ne de kalkardı.
O'nun meclisinde ne
yüksek sesle konuşulur, ne bir kimse aleyhinde bulunulur, ne de başkasına ait
bir hata ve günah söz konusu edilirdi. O konuşurken çevresindekiler başlarına
kuş konmuş gibi sessiz ve dikkatle dinlerler, söyleyecekleri bir şey varsa O
sözünü bitirince söylerlerdi. Bağırarak veya yüksek sesle konuşmazdı.
Çevresindekilere
karşı daima güler yüzlü idi. Gülmesi tebessüm şeklinde idi. Ağzını açarak
kahkaha ile gülmezdi."
Özetle söylenirse;
O'nun her davranışı bir ölçü ve güzellik arz ederdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder