ALİ’NİN HAYAT SINAVI
Selâmün aleyküm arkadaşlar, Benim adım Ali. Sizlere, benim
kulağıma küpe olan, sizin de
ders almanızı isteyeceğim birkaç anımdan bahsedeceğim.
Bundan yıllar önceydi… Emre adında bir arkadaşım beni sokağa
top oynamaya çağırmıştı.
Annemden izin almak için hemen mutfağa koştum, orada yoktu.
Sonra sırasıyla evin her
yerini dolaştıktan sonra sonunda onu yatak odasında
bulmuştum. Annem daha benim
konuşmama dahi izin vermeden “Oğlum su getirir misin” dedi.
Ben de annemin bu beni
ilgilendirmeyen isteğini umursamadan ve hatta izin dahi
almadan çıktım gittim evden. Akşam
eve geldiğimde babam bir güzel nasihat etti bana, anneme
kötü davranmamam gerektiğini
anlattı uzun uzun. Ama dinleyen kim… Ertesi gün yine aynı
şekilde arkadaşlarım dışarı
çağırdı, annemden izin istedim ama vermedi. Ben yine de
evden çıkmıştım. Ve arkamdan
“Seni Allah’a havale ediyorum” diye bağırdığını duydum. Daha
cümleleri kulağımdan
gitmemişti ki bir araba hızla geldi ve bana çarptı. İşte o
an anlamıştım. Anneme yaptıklarımın
karşılığını gördüğümü, anneme iyi davranmadığımda başıma
neler geleceğini…
Aradan 10 sene geçti, artık annem hayatta değil. Benden bir
şey istese bile yapma şansım
kalmadı. Ama onların bana öğrettiği gibi her namazdan
sonra onlar için dua ediyorum.
Onlara hayırlı bir evlat olmak için elimden geleni yapmaya
çalışıyorum.
Mesela geçtiğimiz yıllarda hiç işçiye ihtiyacımız olmadığı
halde Ayşe adında genç bir kızı işe
aldım. Benim için bir önemi yoktu ama onun için büyük bir
iyilikti bu. Aradan birkaç yıl
geçtikten sonra bir olay geldi başımıza. Ayşe’ye odamı
temizlemesini söylediğim gün
masamdan yüklü miktarda bir çek çalınmıştı. Kamera
kayıtlarından bunu Ayşe’nin aldığını
tespit ettik. Çok ağır hasta olan annesini tedavi ettirmek
için almıştı… Tabi bu onun hırsızlık
yapması gerektiğinin anlamına gelmez ama her şeyi açıkça
anlatınca, patron da olsa insan
üzülüyor. İnsanları hor ve küçük görmeye gerek yok. Sonuçta
Allah en büyük…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder