7 Temmuz 2017 Cuma

MESNEVİ, MEVLANA, NEFİS, EŞEK, METAFOR


Eşek

Nefis, erkek eşek gibidir. Hakk bizim nefsimize âlem-i berzahta ve âhirette eşek sureti verir. Çünkü mânâ âleminde suretler herkesin huyuna ve ahlakına göredir. Nefis eşeğinin sıfatları ile vasıflanan kişide kıyamet günü onun şekliyle haşr olunacaktır. Bu eşek nefsinin lezzet ve hazları peşinde gitmiş isen, o zaman sende erkek eşeğin altında kalmış, büyük bir ayıp ve kötü bir haldesindir.[1]

Bil ki bu hayvan nefis, bir erkek eşektir. Onun altına düşmekse ondan daha kötü ve ayıp bir şeydir.[2]

Allah, nefsimize eşek sureti vermiştir. Çünkü suretler, huylara uygundur.[3]

Nefis eşeği, sahibinin iyi ameller peşinde olmamızı hiçbir zaman istemez. Allah’ın emir ve nehiylerine itaatten devamlı kaçmanın yolarını gözetmektedir. Onu salıverirsen hemen hevâ heves peşine düşer. Çünkü bunlar onun sırtına büyük bir yüktür, oda bilir ki riyâzet, mücâhede, evrâd, zikir, ibadet yükü arttıkça işi zorlaşacak, oynayıp, zıplayamayacak. Onu şeriat kazığına, şeriatın ahkâmı ile bağlamayı unutma. Ama ne zaman gaflete düşürüp bu yüklerden kurtulursa çifte atmaya başlarda haz ve lezzetler yeşilliklerine koşar. Bu gaflet yüzünden insan Hakk yolundan geri kalır, mesafe kat edemez.[4]

Onu boş bırakma, yularını tut; çünkü o, yeşilliğe gitmeği sever

Gaflet edip de bir an boş bıraktın mı çayırlara doğru fersahlarca yol alır

Eşek yol düşmanıdır, yeşillik görünce sarhoş olur. Onun yüzünden nice ona kul olanlar telef olup gitmişlerdir.[5]

Fakat işi bittimi azar… hani eşek, yükünü atınca çifte atmaya başlar ya, tıpkı onun gibi![6]

Eşek nefsin kaçıyor, onu bir kazığa bağla. Ne zamana kadar işten, yükten kaçacak?[7]

Hz. Mevlânâ, eşek nefsimizin eşeklikten başka bir şey düşünmeyeceğini hatırlatır. Bizlerinde onun anırıp sızlanmasına kanmamamız gerektiğini söyler. Çünkü onun ağlayıp sızlanması tabiatı icabıdır. Bizler, bunun farkında olmaz isek işin gerçeğini görememiş, ona kanıp, acıyıp yıllarca besleyerek güçlenmesine, başımıza ejderha kesilmesine, emmârelikten daha fena hale gelmesine sebep olmuşuz demektir. Sen de artık eşek nefsini değil de, İsâ misali ruhunu besle.[8]

Fakat sen, İsa’yı bıraktın da eşeği besledin. Hulâsa eşek gibi perdenin ardında kaldın gitti![9]

Eşeğin anırmasını duyar, acırsın, halbuki bilmezsin ki eşek, sana eşeklik telkin ediyor.[10]

Ey eşek değerli; aklının azlığından bu eşek, ejderhalaştı.[11]



[1] Konuk, IX. 460.
[2] Mesnevî, V, 1392.
[3] Mesnevî, V, 1394.
[4] Konuk, II, 295; III, 210; VIII, 549; Tâhir-ul- Mevlevî, VI, 246.
[5] Mesnevî, I, 2952-2954.
[6] Mesnevî, IV, 3626.
[7] Mesnevî, II, 729.
[8] Konuk, IV. 24; Tâhir-ul- Mevlevî, VII, 590,593.
[9] Mesnevî, II, 1850.
[10] Mesnevî, II, 1852.
[11] Mesnevî, II, 1860.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İMAN - İTAAT

İMAN- İTAAT Bizler bazı şeyleri ya yanlış anlıyoruz yada işimize öyle geliyor o şekilde kullanıyor, davranıyor , savunuyoruz. Alla...